Salı, Nisan 15, 2008

Pazartesi akşamları

Mümkünse pazartesi akşamına misafir kabul edilmeyecek, program yapılmayacak. Önce cnbc-e'de peşpeşe yayınlanan Without a Trace, Cold Case ve CSI-NY , sonra da TNT TV'de Lost izlenilecek.
Hani biri çıksada, dizi karakterlerinden hangisi olmak istersin dese, sanırım cevabım Stella olurdu.

Çarşamba, Nisan 09, 2008

5 dakkada değişir bütün işler

30 Mart 2008 pazar akşamı, saat 18:50. Ouz'la Pıtırcığının düğünü var saat 20:00'de, ona gidilecek. Yarım saate evden çıkacağız. Herşey hazır, sadece üstümüzü giyineceğiz.
Masanın üstündeki saklama kabı da 3 gündür orada duruyor, onu da bir kaldırayım. Ama kabın yeri dolabın en üstü, sandalyeye çıkmam lazım. E tamam, her zaman yaptığım şey zaten sandalyenin hatta tezgahın tepesine çıkıp dolap yerleştirmek :)) Saat 18:55, ben yerdeyim ve acıyla kıvranıyorum. Çünkü sandalyenin tepesindeyken telefonum çalmış, bakayım diye inerken dengemi kaybetmişim ve önce sandalyenin üstüne sonra da sandalyeyle beraber yere devrilmişiz. Eşim telaşlı ve endişeli, koşarak gelmiş bana sarılmış: "tamam, geçti, sakin ol" diyor.
Saat 19:30, ben hastanedeyim, Çukurova Üniv. Balcalı Hastanesi Acil servisinde! Zira sol bacağımın vücutla birleştiği yerde oluşan şişlik buz basmamıza rağmen inmemiş, portakal kadar olmuş ve şişmeye devam ediyor, çok sızlıyor, oturamıyorum, zor yürüyorum.
İşte böyle oldu herşey, bir anda. Film çekildi, çok şükür kırık, çıkık yok ama dedim ya, portakal kadar bir şiş var. Ve de hafiften morarıyor. Doktorlar baktı, iç kanama ihtimaliyle bir gece hastanede yatırdılar. Ağrı kesici verildi. Lasonil verildi. Ertesi gün öğlene doğru taburcu ettiler, 2 hafta da rapor verdiler. Tedavi: Günde 3-4 kez buz, peşinden lasonil, enfeksiyon riskine karşılık antibiyotik ve ağrıdıkça da ağrı kesici Dolorex (Bu arada dolorex müthiş, çok kuvvetli, anında kesiyor. ama günde en fazla 4 tane alın yazıyor prospektüste, o da sadece ilk bir kaç gün için, ve de 14 yaşından küçüklerde kullanılamaz yazmışlar.)
Takip eden günlerde şiş hafiften azaldı ama morluk her yanı sardı. Hematom deniyormuş, zamanla geçeceği ama 2-3 haftayı bulacağı söylendi. Ayrıca, anestezi altında şiş bölgede 2-2,5 cm'lik bir kesik açılıp biriken kan dışarıya boşaltılabilirmiş ama bu durumda da sürekli pansuman yapılması gerektiğini ve en az 4 gün hastanede yatmam gerektiğini söylediler, tercih etmedik.
Bugün 10. gün. Dünden beri ağrı kesici kullanmıyorum. Ama ilk günler 4 tane bile yetmiyordu, 5.'yi almamak için zor tutuyordum kendimi. İlk kez bugün 10-15 dk'dan fazla ayakta durabiliyorum. Yengeç gibi yürüyorum :)) "Yengeç burger yap da yiyelim" diye dalga geçiyor kocam :))
Oysa ki biz o akşam düğüne gidecektik, geçen haftasonu Ankara'ya gidecektik. Evet, 5 dakkada değişiyor bütün işler.
Olayın bazı güzel yanları da var tabi, tüm gün hiç bir iş yapmadan bacağımı uzatıp tv seyredebilmek, kitap okuyabilmek pek keyifliymiş :)

Laf aramızda, kadın programlarının hepsini izledim: Derya Baykal, İpek Tuzcuoğlu, Nergis Kumbasar, Berna Laçin, Esra Ceyhan, Petek Dinçöz, Serap Ezgü vs vs. Ama üç gün üst üste izlemek bünyeye fazla geldi, daha fazla izleyemedim. Ben haftaya işe başlamak istiyorum.