Pazartesi, Temmuz 23, 2007

Hoşgeldin yeni hayat


Düğünle ilgili uzun uzun yazmayacağım. Ama gerçekten “rüya gibi” geçen, çok keyifli bir düğündü. Videoyu izleyip izleyip gülüyoruz. Herkes gerçekten eğlenmiş :) Aileler tarafından düğün yapabileceği düşünülen en son kişiler olan ben (başına buyruk, dövmeli, rockçı, deri ceketli, tek yaşayan) ve eşim (uzun saçlı, metalci, pis sakallı, gitar çalan) galiba ailenin en güzel düğününe sahip olduk. Düğünümüzde hem göbek atıp halay çektik, hem de Testament’te dans ettik. İlk dans için seçtiğimiz parça ise “Lovesong”du. Ama The Cure’un söylediği orijinal hali biraz hızlı olduğu için “İlk 50 Öpücük” filminin soundtrackinde bulunan 311 versiyonunu tercih etik. (Bu arada bir tavsiye, eğer düğün yapmayı ve de düğünde oynamayı felan düşünüyorsanız, hele ki bir de mekan küçükse sakın ola kuyruklu gelinlik ve uzun duvak diktirmeyin.) Ayrıca, nikah şekeri yerine yaptırdığımız buzdolabı süslerine de herkes bayıldı.

5 yıldır yaşadığım bi oda bi salon evimde ne kadar çok eşya biriktirmişim öyle. Ben de kendimi minimalist felan sanırdım. 3-4 battal boy çöp torbası dolusu “şey” atıldı. 4-5 koca torba dolusu kıyafet birilerine verildi. Yeni evde kullanılmayacak olan bazı eşyalar eşe dosta dağıtıldı. Ona rağmen onlarca koli çıktı taşınması gereken ve şimdi hepsi yeni “EVİMİZ”de yerlerine dağıldılar.

Evlendiğimi ve artık hiçbirşeyin eskisi gibi olmayacağını farkettiğim ilk yer kuaför oldu! O kadar alışmışım ki eski evde hemen karşımda olan kuaföre gitmeye, elemanlarla tek tek selamlaşmaya, Ela’yla sohbet etmeye, Sadık’a kahve yaptırmaya felan, geçenlerde yeni evimize yakın olan kuaföre gidince birden boşluğa düşmüş gibi oldum. Tanımadığım insanlar vardı tepemde dikilen. Gerçi hepsi de son derece sıcak davrandılar ama alışmak biraz zaman alacak.

Bazı aksilikler oldu elbet ama geçti gitti işte. Sonuçta ikimiz de huzurluyuz, mutluyuz.

Cuma, Temmuz 06, 2007

RÜYA GİBİ




Ayrıntılar sonra. Şu an yiyip içip uyumakla, masaj ve spa ile meşguluz. Zira çok yorulduk :)