Çarşamba, Temmuz 26, 2006

DNZG bizi de Konya'ya götür


Limk canavarı DNZG, haftaya annesini 40m. öteden beslediğin dana namzetinin doğacağı memlekete yakın (en azından Adana'dan daha yakın) bi yere geliyorum. Orda ol.

Cumartesi, Temmuz 22, 2006

YUNUS


*** Barışçıl - Tedbirli - Agresif olmayan :
Anlaşması kolay bir insansınız. Kendi özel hayatınıza ve özgürlüğünüze düşkün olduğunuz için de arkadaşlarınızı pek yormuyorsunuz. Bazen hayatın anlamını düşünmek ya da kendi kendinize eğlenmek için her şeyden uzaklaşıp yalnız kalmak istiyorsunuz. Bu yüzden de kaçabileceğiniz güzel mekanlar nerede biliyorsunuz ama siz yalnızlık düşkünü bir insan da değilsiniz. Sadece hayatın size vermiş olduklarını takdir eden, dünyayla barışık bir insansınız.***


İşte böyle diyor mini kişilik testi sonucu. Başka bir psikoloji testinde de barışcıl-soğukkanlı çıkmış idim. Eğer insan olmasaymışım yunus olurmuşum :)

İşte bu ağır basan barışcıl yanım yüzünden anlıyamıyorum insanların kavga etmesini, savaşmasını, hırslarının kişiliklerine yön vermesine izin vermelerini, kendi bencillikleri için başka insanları yok saymalarını. İşte bu yüzden kızamıyorum, şikayet edemiyorum, birine sesimi yükseltince başıma ağrılar giriyor. Ve işte bu yüzden anlam veremiyorum toprak için çocukların öldürülmesine, çocukların eline silah tutuşturulmasına . Ne Lübnan'da, ne Irak'ta, ne Dafur'da, ne Namibya'da, ne de Hakkari'de. Ama dünya böyle bir yer. Hep böyledi ve bundan sonra da böyle olacak galiba. Ben ve benim gibi "küçük" kafalar asla anlayamayacak bu savaşların gerekliliğini, asla kavrayamayacak.

Hani hep derler ya, dünya nereye gidiyor, insanlık öldü, bu nasıl bir vahşet felan diye. Aslında eskiden daha vahşiymiş insanoğlu. Daha acımasızmış. Yani düşünsenize bi, savaşlar daha kanlıymış, işkence daha yaygınmış, devletin bekaası adına sokak ortasında toplu idamlar, giyotinle kafa kesmeler, zindanlarda aç susuz bırakmalar, taht kavgasına kardeş öldürmeler, hadım etmeler, uzuv kesmeler, çocuk sevgisi olayı desen son 2 nesildir var. Gene iyiyiz yani şu yüzyılda. Ama dedim ya, yine de kavrayamıyorum. Taraf tutamıyorum.

Perşembe, Temmuz 20, 2006

BEYRUT





Yazıcam sonra, siz seyrededurun. Hepimiz seyrede-dur-alım. Sadece duralım :(

Salı, Temmuz 18, 2006

Wishlist


Doğumgünüme de az bişey kaldı.
http://absolutesocks.com/pertabsoc.html

**Ben niye bu fotoları istediğim gibi yerleştiremiyorum yaw :s

Pazar, Temmuz 16, 2006

"Böööğğğyk, Evde Kaldım!! " diye ağlıycamı sananlara duyrulur

Pelin, Damla ve Duygu çoktan doğurdu; Berna, Beril, Merve hamile; Demet evlendi boşandı bi daha evlendi; Selda, Ergun, Haşmet, Beray, Şebnem, Ali, Mehmet ve Can evlendi, Nilgün ve Semra evlendi boşandı; Funda, Başak, Utku, Tansel, Burcu nişanlı...
Yeter ulen, durdurun evlenme kurumu ile ilgili gelişmeleri belirsiz bir süre için.... diyor beynimin küçük bi tarafı. Özellikle de annem gibi düşünen tarafı.

Diğer taraf ise, ne mutlu onlara diyor. Boşanma kısımlarını saymaz isek hepsi çok mutlu. Hep mutlu olsunlar. Ben de mutluyum :)) Gerçekten.

Edit1. Dün gelen bi habere göre 4 Ağustos'ta Esra da evleniyomuş.
Edit2. Az önce öğrendim. Beril doğum yapmış. 19 Ağustos'ta Ece Bebek dünyaya gelmiş :)

Cuma, Temmuz 14, 2006

Yogurtsever

Son günlerde ekrana gelen bir yoğurt reklamı var, Okan'ın delilerinden biri oynuyor hani. İşte o reklamın sonunda benim hiç yoğurt yiyesim gelmedi. Tamam, biliyorum, o markanın reklam yıldızı inekler ama yogurtsever er kişinin ineklere karşı konuşup sizi seviyorum demesi bende hiç de yoğurt yeme isteği uyandırmadı. Aksine kendimi inek yerine konmuş gibi hissettim :)

Çarşamba, Temmuz 12, 2006

Vefat ve Başsağlığı



http://frackman.blogspot.com/2006/07/vefat-ve-basal.html

PEEEHH :s

Sesli oku bakalım:

THREE WITCHES WATCH THREE SWATCH WATCHES. WHICH WITCH WATCH WHICH SWATCH WATCH?


"E, çok kolaydı" dediysen bi de şuna bak bakalım :)

THREE SWITCHED WITCHES WATCH THREE SWATCH WATCH SWITCHES. WHICH SWITCHED WITCH WATCH WHICH SWATCH WATCH SWITCH?

Diyor ki: Üç travesti cadi üç Swatch saatin ayar düğmesine bakiyorlar. Hangi travesti
cadi hangi Swatch saatin ayar düğmesine bakiyor?

Salı, Temmuz 11, 2006

Yaptım, vallahi yaptım!!

Burada yazılanlar sayesinde dün kafama takmış olduğum background sorununu çözmüş bulunmaktayım. Sıra yeni yeni bilgilerde.
Yeni arka plan hayırlı olsun.

edit1. An itibariyle backgroundu tekrar değiştirdim. Yeni koyduğum mavi çiçeğin orjinali şu sayfadadır. 13.08.2006

Pazartesi, Temmuz 10, 2006

Arka Plan

Sayfanın arka planına şu fraktalı koymak istiyorum ama nasıl yapacağım konusunda hiç bir fikrim yok! Öğrenilecek şeyler listesine ilk üçten girdiniz sayın arka plan.

ps. Sven Geier'in diğer çalışmalarına ulaşmak için tam bu noktaya tıklamanız yeterli.

Pazar, Temmuz 09, 2006

Kırmızı telefon




B
ö
y
l
e

b
i
r

t
e
l
e
f
o
n





istiyorum. Kırmızı ve çevirmeli...

Salı, Temmuz 04, 2006

Susam Sokağı

Şurada okuyunca aklıma geldi :)
Küçükken (ortaokul 1 felan) babama bir arkadaşı yaw diyor televizyonda bir çocuk programı başlayacak, ABD ile ortak, işte o program için çocuk oyuncu arıyorlar. Senin kızı bi götür istersen. Ve bir adres yazıyor kağıda: SUSAM SOKAĞI - TRT ANKARA STÜDYOSU!
Ertesi gün babam en güzel kıyafetimi giydirip, tutuyor elimden ve biz Çankaya'da Susam Sokağı'nı arıyoruz. Bir kısım insan dedi ki, abi yıllardır burada esnaflık yaparım, hiç böyle bir sokak adı duymadım. Bir kısım insan da tarif etti güzel güzel, işte şurdan çık ordan sağa dön, düz git bi daha sağa dön vs vs. O sokak senin, bu sokak benim, saatlerce dolaşmıştık. En son babam akıl etti de, TRT'nin merkez stüdyosuna gittik, kapıdaki adama sorduk. Adam adres kağıdına baktı ve başladı gülmeye. Abi dedi "Susam Sokağı" programın adı! Çekimler de burada yapılıyor. Babam kızardı, üzüldü felan çünkü yürüyerek gittik heryere. Neyse, geçtik salona, koca bi stüdyo, tavan gözükmüyor bile! Cağul cuğul bir kalabalık. Minik Kuş ve Kırpık ile ilk kez o gün tanışmıştım. Kırpık'ı iki ayrı kişi oynatıyordu. Velhasıl kelam, oynadık işte bi iki skeçte. Bi daha da arayan soran olmadı. Yayınlanıpta da okuldan arkadaşlarım dalga geçince utangaç, sıkılgan kız rollerine büründük.
O gün kendimle ilgili önemli bir şey öğrenmiştim: Benim tiyatro, sinema gibi konularda hiç yeteneğim yok. Zira put gibi durup, teşekkür ederim demeyi bile becerememiştim!
O gün yurdum insanı ile de ilgili önemli bir şey öğrenmiştim: Mecbur olmadıkça adres sorma! Sorsan da her tarife güvenme!!!